• Reklam
  • Reklam
Reklam

Turgutlu Müftülüğü’nden Bilgilendirme

Turgutlu Müftülüğü’nden, ahiret yaşamı ve bazı dini konular hakkında bilgilendirme yapıldı.

Turgutlu Müftülüğü’nden Bilgilendirme

Turgutlu Müftülüğü’nden, ahiret yaşamı ve bazı dini konular hakkında bilgilendirme yapıldı.

Turgutlu Müftülüğü’nden Bilgilendirme
Editor: Turgutlu Manşet
29 Mart 2024 - 13:52

Turgutlu Müftülüğü’nden, ahiret yaşamı ve bazı dini konular hakkında bilgilendirme yapıldı.
Ahiret inancının gözden geçirilmesi gerektiğine vurgu yapılan bilgilendirmede çeşitli örneklerle nasihatlerde bulunuldu.

Turgutlu Müftülüğü’nden yapılan bilgilendirmede şu ifadelere yer verildi:
“Anne karnındaki bir çocuğun ağzı gözü, kulağı, eli ayağı vardır. Halbuki bunların hiçbirine orada lüzum yoktur. Orada çocuk, gıdasını, göbeğinden annesine bağlı bir hortumla almaktadır.
Şimdi bu çocuk: Ya Rabbi.! dese, şu hortum bana yetmektedir. Peki şu ağıza, şu göze, şu kulağa, şu ele, şu ayağa ne lüzum vardı. Hiçbir işime yaramamaktadırlar?
Bu durumda ALLAH'tan şöyle bir cevap alacak: “Acele etme kulum, aklının almadığı şeye de müdahale etme. Sen kısa bir müddet sonra Anne karnından Dünya denen öyle bir âleme gideceksin ki; *en kıymetlim ve 'her şeyim' dediğin hortum, orada hiçbir şeye yaramayacak, kesilip atılacak. Lüzumsuz sandığın; ağız, göz, kulak gibi şeyler de en lüzumlu cihaz durumuna geçecek.”
O çocuk bu gerçeklere inanmasa ve bir inkârcı olarak dünyaya gelse, hakikaten hortumun işe yaramadığını, ebenin onu kesip kaldırıp attığını; lüzumsuz sandığı ağız, göz gibi cihazların devreye girdiğini, onlarsız olunmayacağını görse utanır mı, utanmaz mı? İnanmadığı için dizlerini döver mi, dövmez mi?
Şu anda biz de dünyada, tıpkı o çocuk misali bir ananın karnındayız. 9 ay, 9 sene veya 90 sene sonra bir başka dünyaya-ahirete doğacağız. O, 2’nci dünyanın adı "Ahiret".
Biz şu anda dünya anamıza maddi hortumlarla, midemiz ile bağlı durumdayız. Eğer biz: İşte geçinip gidiyoruz. Ya Rabbi! Şu Namaza, oruca, hacca, zekâta, dine, imana, İslâm'a ibadete, haya'ya.. ne lüzum var? dersek Rabbimizden şöyle bir cevap alacağımız muhakkak!
Ey kullarım! Kısa bir müddet sonra bu dünyadan çıkacaksınız. Öyle bir âleme götürüleceksiniz ki orada 'her şeyim' dediğiniz bu maddi hortumlarınız hiçbir işe yaramayacak. Lüzumsuz sandığınız namaz, oruç, zekât, hac gibi ibadetler de en lüzumlu şeyler durumuna geçecek. Orada insanlara arabasına, parasına, rütbesine, güzelliklerine, gücüne, servetine ve suretine göre değil; kalbine, ameline ve ibadetine, namazına göre değer verilecek. Yani namazınız, zekâtınız, orucunuz, haccınız, hayırınız, ahirette sizin için her şey olacak; El, ayak, dil, dudak, villa, havuz, senet, uçak, sonu olmayan zenginlik ve saadet olacak, kısaca Cennet olacak. Keşke inansaydık; keşke namazımızı kılsaydık; orucumuzu tutsaydık; zekatımızı tam verseydik; ALLAH (c.c.) için yaşasaydık; eşsiz insan şanlı Peygamber Hz. Muhammed ( s.a.v)'in yolunda yürüseydik demez miyiz?
Tıpkı Enam suresi 27’nci Ayette söylendiği gibi; "Onların, ateşin karşısında durdurulup, "Âh! keşke dünyaya geri gönderilsek de, bir daha Rabbimizin âyetlerini yalanlamasak ve inananlardan olsak!" dediklerini bir görsen!"
Sevgili Kardeşlerim.! Şair ne güzel söylemiş; “Dünya bir misafirhane, Konan göçer birer birer, Başa gelenler bahane, Bâki kalan sadece izler.”
Bu yaşadığımız dünyada iyi Müslüman olalım, hayırlı izler bırakalım, hayırlı işlere vesile olalım ki, Musallada bizim için iyi müslümandı, hayırlı biriydi, iyi biliriz, iyiliğine şehadet ederiz desinler, helâllık versinler. Bu fâni dünyada “Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalıştığımız gibi, Yarın ölecekmiş gibi de Ahiret için çalışalım ve hazırlıklı olalım.” Pişman olacağımız, dizlerimizi döveceğimiz o gün gelmeden aklımızı  başımıza alalım. Pişmanlıklar İle tevbeler, istiğfarlar, hayırlı işler, salih amellerle ve zararın neresinden dönsek kârdır düşüncesiyle kendimize gelelim. Rabbimiz hepimizi herdâim kâmil, mükemmil iman, hayır-hasenat ve salih ameller ehli kılsın.