Kanseri Yenen Aileden Tavsiyeler
<strong>Turgutlu’da dört yıl önce anne ve ağabeyiyle birlikte meme kanseri ne yakalanan ve erken tanıyla kurtulan Şengül Kavadarlı, hastalığa yakalananlara tavsiyelerde bulundu
Yayınlanma :
28 Kasım 2017 18:51
Güncelleme
: 28 Kasım 2017 18:51


Turgutlu’da dört yıl önce anne ve ağabeyiyle birlikte meme kanseri ne yakalanan ve erken tanıyla kurtulan Şengül Kavadarlı, hastalığa yakalananlara tavsiyelerde bulundu. Turgutlu’da aynı aileden üç kişinin meme kanserine yakalanması, ülke genelinde çok konuşulmuştu. Anne, Kevser Kavadarlı’nın (74) 2013 yılında meme kanserine yakalanmasıyla başlayan süreç, kızı Şengül Kavadarlı’nın (42) ve oğlu Erol Kavadarlı’nın (47) da aynı hastalıkla mücadelesi, gazetelerde günlerce yer almıştı. Şengül Kavadarlı, “Annem ve doktorumuzun sayesinde kurtuldum. Her kadın mutlaka altı ayda bir kontrol yaptırmalı. Şimdi ben, annem ve ağabeyim, bu hastalıkla mücadele edenlere yardımda bulunuyoruz” dedi. Kavadarlı; "Bizim için süreç annemin göğsündeki kitleyi öğrenmesiyle başlamıştı. Hemen ertesi günü doktora gittik. Yapılan tetkiklerde meme kanseri olduğu anlaşıldı. Hemen ameliyat olması istendi. Doktorumuz, meme kanseri konusunda dikkatli olmamızı istedi. Ailemizi sordu. İki ablam var dedim. Ağabeyimi hiç düşünmedim. Benim hastalığım, annemin bana bir hayat vermesi gibi bir şey oldu. Annem için üzülüyordum ama hem hasta yakını oldum hem de hasta. Sonra annemin biyopsi raporu çıktı. Sonuç iyi değildi. Doktorumuz bana, ‘Siz de kontrollerinizi yaptırın’ dedi. Aynı gün kontroller yapıldı. O zaman 38 yaşındaydım. Doktorun erken uyarısıyla hayatım kurtuldu. Erken evre bu hastalıkta çok önemli. 'Yağ bezesi diye düşündü' Meme kanseri kadınlarda daha çok görülüyor. Ağabeyinizin hastalığıyla ilgili neler söyleyeceksiniz? Aslında ağabeyimde de aynı dönemde varmış. Erkekte meme dokusu olmadığı için çabuk fark ediliyormuş. Ağabeyim, göğüsteki kitleyi yağ bezesi diye düşünüyor. Ağabeyimin eşi söyledi durumu. ‘Onda da böyle bir şey var ama ikna edemiyorum’ dedi. Birinci evrede fark edilseydi, küçük bir operasyonla toparlardı. 'Sabırlı olmayı öğrendim' Çok hassas bir yapım vardı. Bu hastalıktan sonra olgunlaştım. Sabırlı olmayı öğrendim. 'Duyarsız kalamadım' Bir örnekle anlatayım. Turgutlu Devlet Hastanesi’ne gittim. Bir karı-kocayı çok üzgün gördüm. İster istemez meme olayı olunca, duyarsız kalamadım. Ne yaşadıklarını ve ne hissettiklerini anlayan biri olarak her zaman destek vermek isterim. Annem, ağabeyim ve ben, bu tür hastalığa yakalananların yanındayız. '2Çocuk sahibi olamadım' Önce saçlarım aklıma geldi. Şimdi gereksiz bir düşünce olduğunu anladım. Hayata bakış açım, psikolojim çok değişti derken, olumlu yönde tabii ki. Bu hastalık beni olgunlaştırdı, güçlü bir yapıya kavuşturdu. Sadece şunu düşündüm. Keşke çocuklarım olsaydı. Hep bunu düşündüm. O süreçte en büyük eksikliğim bu oldu. Keşke bir aile ortamım olsaydı, belki o zaman çok daha farklı olurdu her şey diye. Ama bu durumu yaşayamadığım için çok üzülüyorum. Hastalık benden çok şey götürdü." şeklinde konuştu.