Yayınlanma :
23 Ekim 2015 18:17
Güncelleme
: 23 Ekim 2015 18:17


Hz. Muhammed’in torunu Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilişinin miladi takvime göre 1335. yıl dönümü dolayısıyla Turgutlu’da anma töreni düzenlendi. Turgutlu Atatürk Mahallesi’nde düzenlenen törene, Belediye Başkanı Turgay Şirin, Türkiye Azerbaycan Derneği Manisa Şube Başkanı ve Belediye Meclis üyesi Ender Solhan, Iğdırlılar Derneği Turgutlu Şube Başkanı ve Belediye Meclis üyesi Tamer Dizman, siyasi parti temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Azeri Camii imamı Bayram Dalga Kerbela katliamını anlatırken vatandaşlar duygulu dakikalar yaşadı. Hz. Hüseyin ve ailesinin Kerbela da Yezid tarafından katledilişini anma töreni yakılan ağıtlar, yapılan deste grubu gösterisi ve okunan ilahilerle son buldu. Kerbela Olayı ve Hz. Hüseyin’in Katledilişi İslam Devleti, Hz. Ali ve Muaviye önderliğinde ikiye bölündü. Hz. Ali, 661 yılında Hariciler’den Abd’ûr-Rahmân İbn-i Mûlcem tarafından gerçekleştirilen bir suikastta hayatını kaybetti ve iktidar 20 yıllığına Muaviye’nin eline geçti. Muaviye, oğlu Yezid’in kendinden sonraki halife olarak kabul edilmesini daha hayattayken garantiye almaya çalıştı. Taraftarlarına Yezid’e bağlılık yemini ettirdi. Yezid başa geçince ilk iş olarak Medine valisine bir mektup yazarak Hüseyin bin Ali’ye değil, kendisine itaat etmesini, aksi takdirde bunu canıyla ödeyeceğini bildirdi. Bu arada Hz. Hüseyin Küfelilerden kendisine bağlılıklarını sunan mektuplar alıyordu. Küfe’ye gelip halife olduğunu ilan ederse Hz. Hüseyin’i destekleyeceklerini söylüyorlardı. Hz. Hüseyin bu teklifleri ciddiye aldı ve Küfe’deki taraftarlarının gerçekte olduğundan çok daha fazla olduğunu zannetti. Yaklaşık 70 taraftarı ve ailesi ile Küfe’ye doğru yola çıktı. Sayıca fazla olmayan Küfeli taraftarları Yezid’in yandaşları tarafından bastırıldı. Hz. Hüseyin ve beraberindekiler Kerbelâ’da Yezid’in 4500’e yakın adamıyla karşılaştılar. Burada Hz. Hüseyin ve taraftarlarının hepsi öldürüldü ve ailesi esir alındı. Şiî ve Alevî Müslümanlığında bu olayın çok önemli yeri vardır. Onlara göre Ali’nin oğulları yenilmez savaşçılardır, çok yüce şahsiyetlerdir ve halifelik makamının su götürmez sahibidirler. Sünni Müslümanlığında da en yüce sahabelerden ve dört büyük halifeden birinin oğulları oldukları için çok yüce şahsiyetlerdir ve dini liderler olarak kabul edilirler. Sünnilere göre de seçilmemiş ve zorla başa gelmiş bir halife tarafından katledilmişlerdir. Kerbelâ’da yaşananlar her yıl Şiî ve Alevîler tarafından muharrem orucu tutmanın yanı sıra törenler şeklinde, bir kısım Sünni Müslümanlar tarafından da tören yapılmaksızın (yalnızca mevlit okunarak ve muharrem orucu tutularak) anılır. Yas tutma savaşın gerçekleştiği Muharrem ayının 10’unda (Aşure Günü) doruğa çıkar. Bu günde konuşmalar yapılır, yapılanlar tiyatro şeklinde canlandırılır ve ağıtlar yakılır. Hz. Hüseyin’in neden hayatını İslam yolunda feda ettiği özellikle vurgulanır. Baskıya ve zulme teslim olmadığı belirtilir. Aynı şekilde Hz. Muhammed’in torunu Hz. Hüseyin’in Kerbelâ’da öldürülmesi hadisesi, Sünnilikte de üzücü bir olay olarak kabul edilip, Yezid Sünni cemaat içerisinde sıklıkla yerilse ve Sünnilikte isim olarak neredeyse hiç kullanılmasa da Ehli Sünnet inancında yas tutmak caiz olmadığı için Kerbela Olayı, Sünnilikte Şia’da kine benzer bir şekilde her yıl törenlerle anılmaz. ( Wikipedia) Foto-Video-Haber: Serkan TATLI [gallery link="file" columns="2" ids="23232,23230,23229,23228,23226"]